COVİD hastalığının tekrarlamasının ne kadar sık olduğu net değil. Sadece ilk hastalık sonrası yeteri kadar bağışıklık geliştiremeyenlerde oluşan nadir bir olay olduğu düşünülüyor. İlkinin Ağustos ayında Hong Kong’ta bildirilmesi sonrası, bugüne kadar kesin teşhis konulan tekrarlayan enfeksiyon sayısı 30 civarındadır. Ancak binlerce şüpheli hasta vardır. COVİD hastalığı kişi kendini rahat hissederek aylarca vücutta kalabileceği için, tekrar enfeksiyonu kanıtlamak çok kolay değildir. Bunun kesin yolu kişinin nükseden şikayetleri olduğunda yapılan testlerde farklı genetik yapıda virüsün görülmesi ile konmaktadır.
Genellikle tekrarlayan SARS-CoV-2 virüs enfeksiyonunun daha hafif geçtiği düşünülüyor. Belçika’da kan testleri ile net bir şekilde kanıtlanan durumda kronik bağışıklık azaltan hastalığı olan bir sağlık çalışanının merkezinde olduğu 5 kişilik bir bulaşma bildirildi.Burada devam eden enfeksiyon ile tekrar yeniden gelişen enfeksiyonu ayırmak için hastadan ve çevresinden alınan örneklerde virüsün genetik yapısına ve kişilerde gelişen antikor cevaplarına bakılmış. BU genç sağlık çalışanında ilk hastalıktan tam 185 gün sonra, kazanılan bağışıklığa rağmen, yeni hastalık geliştiği kararı verilmiş. Bu hastada ikinci enfeksiyon daha hafif geçmiş. Antikor oluşumu daha hızlı bir şekilde ortaya çıkmış.
Çok yeni bildirilen İsrail’den bir vakada, 74 yaşında bir erkek tekrar yakalandığı COVİD hastalığından ölmüş.İsrail’de ikinci, tekrarlayan COVİD hastalığından ölen ilk kişi olmuş. İlk hastalığı geçirdikten sonra birkaç defa test sonuçları normal bulunan hasta, yaşadığı yaşlılar evinde hastalık sayısında artışı takiben tekrar COVİD olduğu bulunmuş. Yapılan genetik testler bunun yeni virüs olduğunu göstermiş. Bu hastada da, ilk enfeksiyon sonrası kısıtlı antikor cevabı olmuş.
Dr. Genco Yücel ne diyor?
Devam eden enfeksiyon ile tekrar enfeksiyon pandeminin başlangıç sürecinde çokça karıştırılmıştı. Geçmeyen infeksiyonlar sıkça ikinci hatta üçüncü enfeksiyon olarak nitelendirildi. Günümüzde artan genetik testlerle, virüsün yapısı ortaya konduğu için, yeni bir virüs ikinci hastalığı yapıp yapmadığı anlaşılıyor.
Bugüne kadar resmi olarak raporlanan ve genetik testlerle kanıtlanan ikinci enfeksiyon sayısı çok az. Eminim en az bir o kadar da teşhis konulmayanlar var. Sonuçta bunun sıklığını bilmiyoruz. Yeteri kadar süre geçtiğinde, ve bağışıklığın etkisi azaldığında da, ikinci enfeksiyon olması çok olası görülüyor. İlk enfeksiyon sonrası bu süre bilinmese de, 6 ay civarı azalmaya başladığı tahmini yapılıyor.
Virüs mutasyona uğrarken , kişilerin 6 ay gibi bir sürede tekrar hastalanabilmeleri endişe verici. Aşının koruyuculuğunun buna etkisi ise bilinmiyor. Aşı olmasına rağmen kişilerin örneğin 6 aydan sonra enfeksiyona yakalanabilmeleri olasılığı, ve gelişen mutasyonlar aşı programlarını da etkileyecek gibi duruyor.
Bu bilgilerin, bilinmezlerin önümüze aşı geldiğinde olmamız gerektiği gerçeğini değiştirmediğini düşündüğümü tekrardan ilave etmeliyim.