COVİD Aşısı Olanlara Normalleşme İzni

ABD’de dün yayınlanan raporda, COVİD için tam aşılananların hastalıktan korunma tedbirlerini gevşetebilecekleri bildirildi. Bazı tedbirlere aynen devam edilmesi önerilirken, küçük gruplar halinde maske önlemlerinin gevşetilebileceği, hatta kucaklaşılabileceği yazıldı.

Mart 10.2021

ABD’nin CDC(Centers for Disease Control and Prevention) kurumu dün yayınladığı raporunda, COVİD için tam aşılananların hastalıktan korunma tedbirlerini gevşetebilecekleri tavsiyelerini bildirdi. Bazı tedbirlere aynen devam edilmesi önerilirken, küçük gruplar halinde maske önlemlerinin gevşetilebileceği, hatta kucaklaşılabileceği yazıldı.

Rapora göre tam aşılanma, ABD’de kullanılan Pfizer  ve Moderna aşılarının ikinci dozundan, ve tek seferde yapılan Johnson & Johnson aşısından en az 15 gün geçmiş kişilerin durumudur.

CDC kurumuna göre değişen tavsiye tam aşılanan kişiler, iç mekanlarda maskesiz toplanabilirler. Tam aşılananlar, aşılanmamış insanların olduğu bir ev halkı ile, aralarında ciddi COVİD geçirme riski yüksek birisi olmaması şartıyla, maskesiz bir araya gelebilirler. Son olarak da, tam aşılanan birisi, COVİD geçiren birisi ile temas ettiğinde şikayeti olmaması şartı ile, kendini karantinaya almak veya test yaptırmak zorunda değildir. Bu, sadece yaşlılar evi gibi riskli toplu bir yerde yaşayan bireyler için geçerli değildir.

Bunların yanında değiştirilmeyen tavsiyeler, kişi tam aşılansa da, iç mekanlarda maske takmaya, mesafeyi korumaya, iyi havalanmayan yerlere girmemeye ve kalabalıklara karışmamaya özen göstermeye devam etmelidir. Aşılanmamış insanların olduğu birden fazla ev halkı ile bir araya gelirken, bu önlemlere riayet edilmelidir. Hayati olmayan seyahatlerden kaçınmalıdır. Tam aşı olunsa da, COVİD geçirilebileceği için, şikayetler gelişirse test olmayı ihmal etmemelidir. Ve işyerinin pandemi kurallarına uyulmalıdır.

CDC raporu aşıların neyi başarıp, başarmadığını, ve onlarla ilgili neyi bilip neyi bilmediğimizi de raporunda özetlemiş.

 

Dr. Genco Yücel ne diyor ?

 

Rapor, pandemide ABD’nin en bilgili, yetkili kurumlarından birinin yayını olduğu için diğer ülkeler veya Türkiye için ne kadar geçerli tartışılır. Ayrıca, ABD’de kullanılan aşılar, aşılama sayıları ile ülkemizdeki programın seyri de birbiri ile aynı değil. Yine de, ilk defa yetkili bir kurumun, neler yapamayacağımızı değil, neler yapabileceğimizi söylemesi çok iyi bir başlangıç. Bu belge başarılı aşılama programı sonrası şartların nasıl değişebileceğinin bir örneği niteliğindedir.

Rapor, tam aşı olanların bazı önlemleri gevşetebileceğini söylese de, tedbiri elden bırakmamanın gerektiğini de vurguluyor. ABD’de de, ülkemizde olduğu gibi, toplumun büyük kısmında süratle eskiye dönme isteği var. Bu rapor bunun kontrollü bir şekilde yavaş yavaş nasıl yapılabileceğini de gösteriyor. Bu gevşemenin merkezinde de, tam aşılanma mevcut.

Öncelikle dünyada kullanılan bütün COVİD aşılarının ortak noktası, farklı derecelerde de olsa, ciddi hastalığı ve ölüm oranını belirgin azaltıyorlar. Her ne kadar yeni mutant virüslere karşı etkinlikleri azalsa da, bu gerçek henüz değişmedi . Hastalığın yayılma şansı, yeni virüslerle daha kuvvetlense de, ciddi hastalık veya ölüm oranları aşılananlarda hala çok düşük seyrediyor. Hatta bazı aşıların insanlarda şikayetsiz hastalığı azaltmalarıyla, yayılmayı da azaltabileceklerini düşünüyoruz.

Çoğu hastamın ortak kaygısı, aşı pasaportu veya aşı vizesi denen bir konsept yaratılarak, bazı aşıları olmayanların dünyada serbest dolaşımına kısıtlama getirilmesidir. Bu kaygı Çin aşısı, Rus aşısı, Amerikan aşısı, vb…, gibi isimlendirmelerle de haklı olarak artıyor. Çin aşısı olan ABD’ye seyahat edemeyecek veya tersi gibi!

Ben tam aşı olanlara sağlanabilecek bu ayrıcalıkların, dünyada aşılama programları kuvvetlendikçe artacağını düşünüyorum. Aşılar da, ülke orijinleri değil, kurumlara deklare edilen verilerle, bu kurumlardan aldıkları kullanım izinleri çerçevesinde kabul göreceklerdir. Hatta, zaten var olan Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) aşı onayı gibi kriterler kuvvetlenecektir. Mantıklı olan dünya çapında DSÖ veya bir yetkili kurum onayı alan aşılar yapılmış olanlara global ayrıcalıklar tanınması olabilir.

Bence, pandeminin sonlandırılıp, eski hayata dönebilmemiz için, bu ayrıcalıkların, aşıyı satın alıp onu uygulayabilen zengin ülkelerle sınırlı kalmaması gerekmektedir. Zengin, nüfusundan fazla aşıyı sağlama alan ülkeler, kendi nüfuslarını aşıladıktan sonra, dünyanın geri kalanına hibelere başlayacaklardır. Fakir ülkelerde de aşı programlarının başarıyla yürüyebilmesini, COVAX gibi global girişimlerle destekleyeceklerdir. DSÖ gibi kucaklayıcı olması gereken global bir örgüt te, verilerini açık yayınlayan her aşı firmasına onay verecektir. Sonuçta kişiler tam aşı oldukları sürece her tür aşı vizesi dediğimiz tahmini belgeyi alabileceklerdir. Hangi aşıyı olduklarının önemi olmayacak, ama aşı olmaları kesin gerekecektir. Aşı olmazlarsa, bu onlara seyahat kısıtlaması getirmeyecek, ancak, seyahatlerinde veya gittikleri yerlerde karantina veya izolasyon gibi önlemlere maruz kalacaklardır.

Maalesef, geçen hafta ülkemizde günlük aşı yapılma sayıları 200.000’ün altına düştü. Henüz nüfusumuzun ancak yüzde 10’u civarına bir doz aşı yapabildik. Umarım, bu yavaşlama geçicidir, aşılama hızlanır ve biz de, ülkemizde kontrollü açılmayı bilinçli bir şekilde yapar hale geliriz.



SORU SORUN

Soru Sor

Soru Sor formunu doldurarak sorununuzu sorun, biz yanıtlayalım…

GÖNDER

Muayene

Muayene olmak istiyorsanız,
Muayene Formunu doldurarak bize ulaşabilirsiniz.

GÖNDER