Pfizer aşısı olarak bilinen, Almanya’da yaşayan iki Türk bilim adamının kurduğu BioNTech şirketi ile beraber üretilen COVID aşısı, BNT162b2, araştırma sonuçları da prestijli bilimsel bir dergide yayınlandı. Sonuçlar 16 yaş ve üzeri insanlarda aşının COVID-19’a karşı %95 korunma sağladığı ve 2 aylık takiplerde diğer aşılar kadar güvenli olduğunu ortaya koydu. Farklı ülkelerde yapılan araştırmaya 43.548 gönüllü iştirak etti. Yarısına aktif aşı yapılırken, diğer yarısına plasebo yapıldı. 16 yaş üzeri insanların dahil edildiği araştırmada aşının iki dozu 21 gün arayla yapıldı. Aktif aşı yapılan 8 kişiye ikinci doz aşıdan en az 7 gün sonra COVID-19 tanısı konarken, plasebo grubunda bu rakam 162 idi. Buradan yapılan hesaplamayla aşının etkinliği %95 olarak ölçüldü. Aşının etkinliği yaş gruplarına, cinsiyete, kilo durumuna, etnik köken ve hatta kişilerin risk durumuna göre farklılık göstermedi. Ciddi şikayet görülen 10 kişinin sadece 1’i aktif aşı olanlardandı. Ciddi yan etkiye pek rastlanmazken en sık görülen yan etki enjeksiyon yerinde ağrı, yorgunluk ve baş ağrısı idi. Aşı başarı kriteri ikinci doz aşı yapıldıktan 7 günden sonrasında spesifik şikayet (ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları, tat veya koku duyusu kaybı, ishal, kusma, vs…) ile Corona testinin anormal çıkmasının sayısına bakarak tayin edildi. Ciddi COVID şikayetleri olarak ağır sistemik hastalık, nefes yetmezliği, şok bulguları, böbrek, karaciğer veya sinir sistemi bozuklukları veya hastane yoğun bakıma yatma gerekmesi veya ölüm kayda alındı. Bilindiği üzere BNT162b2, SARS CoV-2 virüsü sivri proteinini mRNA üzerinden vücutta kodlayıp, virüse karşı bağışıklık sağlama prensibine dayanıyor. Önceki çalışmalarda elde edilen başarılı sonuçlarla, türünün ilk örneği olarak, ve geçmişte toplumda kullanılan benzer aşı olmamasına rağmen, İngiltere, Kanada gibi ülkelerde günlük kullanım iznini de geçtiğimiz hafta içinde almış durumda .
Dr. Genco Yücel ne diyor?
COVID pandemi sürecinde çok iyi bir haber daha aldık. Aşı çalışmaları ardarda verilerini bilimsel dergilerde sunuyorlar. Bu bize verileri uzmanların ve bizlerin de inceleme imkanını sunuyor. Öncelikle sonuçlar şikayet ve ciddi hastalık azaltma açısından gayet yüz güldürücü duruyor. Yüksek riskli olduğu bilinen, örneğin, 55 yaş üzeri veya kilo problemi olan kişilerin de %40 oranında dahil edilmiş olması sonuçları topluma genelleme imkanını veriyor. Yöneltilebilecek bir eleştiri şikayeti olanların bunu kendilerinin bildirmesi seçeneği, özellikle aşı olan ve olmayanların bunu anlayabildiği düşünüldüğünde, olmayanların en ufak şikayeti bile bildirmesi sonucunu doğurabilir. BU da, aşı olmayanlarda şikayet ve hastalık bulunma oranını arttırabilir. Bu çalışmaların belki diğer önemli eksiği ise, AstraZeneca aşısındaki gibi her gönüllüde COVID takibi yapılmaması. Bu da şikayetsiz olup, hastalığın yayılmasına sebep olanlarda aşı etkinliğinin ne olduğuna cevap vermiyor. Önceden de belirttiğim gibi, şikayetsiz olan kişilerde aşı etkinliği gösterilmeden pandeminin belini kırmak zor olabilir. Bu verilerin artarak bizlere sunulması umarım, toplumun aşılara bakışındaki kaygıları azaltıp, aşıların yaygın yapılması sonucunu getirecek ve pandemiyi mağlup etme Şansımızı arttıracaktır.